♥ | Rock Fan CLub © 2009 | ♥
♥ | Rock Fan CLub © 2009 | ♥
♥ | Rock Fan CLub © 2009 | ♥
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

♥ | Rock Fan CLub © 2009 | ♥

♥ | Rock Fan CLub © 2009 | ♥
 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 My Dying Bride Röportaji [2005]

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Dαrky '
ραтяση
ραтяση
Dαrky '


Mesaj Sayısı : 285
Points : 800
Rep Sistemi : 2
Kayıt tarihi : 17/07/09
Nerden : İzmiR

My Dying Bride Röportaji [2005] Empty
MesajKonu: My Dying Bride Röportaji [2005]   My Dying Bride Röportaji [2005] I_icon_minitimeCuma Tem. 17, 2009 10:28 pm

Biraz daha hüzün alır mıydınız?

Yorkshire�dayız. My Dying Bride vokalisti Aaron Stainthorpe ile gitarist Andy Craighan�ın oturma odasındaki masanın etrafında oturuyoruz.
�Birçok fanımız kemanı özlüyor.�
�Bazıları sadece bir zamanlar kemanımız olduğunu bildiklerini kanıtlamak için böyle söylüyorlar ama!�

Bu cevapları Martin Powell�ın kemanını yarı yolda kaybetmiş olmalarının My Dying Bride�ın müzikal açıdan daha da karanlık bir yere taşınmasına yardımcı bir faktör olarak gördüğümü söylemem üzerine veriyorlar. �The Crown of Sympathy�de bizi adeta güneş ışığı gibi selamlayan keman artık çok eskilerde kaldı..

�Sanırım kemanın boşluğunu doldurmak için daha da çok çalışıyoruz şimdi� diyor Aaron. �Keyboard, gitar ve vokallerle doldurduğumuz bu boşluk sayesinde artık kemana yer kalmadı.�
�Martin ayrıldıktan sonra daha da çok kendi içimize döndük, çünkü gidecek başka bir yerimiz yoktu.� diye söze giriyor Andy. �Fakat kemanın müziğimize hafiflik getirdiğini hiçbir zaman düşünmedim. Klasik müzik havası verdi, olduğumuzdan daha iyi ve büyük olmaya çalışmadan ama. Hiçbir zaman kemanı extra hüzün versin diye kullanmadık, hoş �The Sexuality of Bereavement� My Dying Bride�ın en depresif keman anlarından biridir. Geçmiste konserler için birkaç kemancı daha denemiştik ve bu bize sadece Martin�in ne kadar iyi olduğunu hatırlattı, çünkü başkaları bir metal grubuyla çalamıyorlardı. Bazıları Martin�in gruba tekrar katılmasını istiyorlar ve Martin onların istediğini yapmadığı için bozuluyorlar. Bence My Dying Bride fanları dünyanin en dertli, en şikayetçi fanları! Websitemiz olana kadar böyle düşünmüyordum ama yaptığımız herşeyle ilgili şikayetçi olmaktan başka birşey yapmıyorlar. Bu mükemmel birşey çünkü bu kadar söylenip durmak için gerçek My Dying Bride fanları olmaları lazım!�

Yeni albümünüz �Songs of Darkness, Words of Light�, �The Light at the End of the World� ile başlamış bir üçlünün tamamlayıcı albümü olabilir mi peki?
Aaron: �Bazı insanlar �Turn Loose the Swans�vari bulduklarını söylüyorlar, yani neredeyse �34.788%�Complete� albümümüzün öncesine konabilir gibi, fakat benim düşüncem �34.788%�Complete� olmasaydı şu anda burada olamayacağımızdan yana. Şu anda biraz daha deneyselliğe kayıyormuşuz gibi hissetmekteyim. �The Light at the End of the World� agresif bir albümdü, �Dreadful Hours� mükemmeldi ve bu da merdivenin bir üst basamağı. Emin olmayacağınız, garipseyebileceğiniz minik bölümleri olsa da başlı başına �tuhaf� denebilecek bir albüm olmadığı kesin.

Her ne kadar sounduna garip bir sakinlik sinmiş olsa da yeni albümün kayıtlarında bu sakinlikten eser yoktu öyle değil mi?
�Söz yazmada zorlanıyorum.� diye hemen itirafta bulunuyor Aaron. Şu anda 95 kadar şarkımız var ve farklı açılar bulmak gün geçtikce zorlaşıyor. Bu defa çocuklar tüm besteleri bitirip stüdyoya girdiğimizde bile hiçbir şey yazamamıştım henüz. Bu daha önce hiç olmamıştı, ama üstesinden geldim.�
Fakat bu da yetmiyormuş gibi My Dying Bride başka komplikasyonlarla da karşılaştı kayıt aşamasında .. �Evet, Shaun birden bire bir kaza geçirdiğini ve davul çalamayacağını söyledi bana. Üç şarkıyı halihazırda prova etmiştik ve �geçmis olsun Shaun, peki davul çalma, iyileş!� demek zorunda kaldık. Sonra ben ve Hamish bir araya gelip bilgisayarda gitar besteleri yapıp hayata geçirmeye başladık, fakat sonuçta garip, My Dying Bride�la alakasız besteler ortaya çıktı. Bunları kullanıp kullanmamakta kararsızdık çünkü dikkatli çalmalıydık. Daha sonra ayrı ayrı düz doom rifleri ekledik bu garip bestelere ve üç şarkıyla stüdyoda bulduk kendimizi. Bir de fikirlerle dolu bir torbayla! Torbadan bir fikir çekip hemen oracıkta sözler ve besteler yazıp bunları ağrı kesicilerle bile olsa bizimle birlikte olan Shaun�un da dinlemesini sağladık. Daha önceleri söz ve besteleri hiç stüdyoda yapmamıştık ve altında olduğumuz baskıyı düşününce hayal ettiğimizden de güzel oldu.�

Bu adamlarla sohbete daldığınızda eninde sonunda yaşama nedenleri olan �hüzün�le ilgili bir soru soruveriyorsunuz. Grup eskiden beri, müziklerinin bireysel kisiliklerini yansıtmadığını yineleyip dursa da, insan hayatın en karanlık anlarını malzeme olarak kullanan ve bu konuya çok fazla zamanlarını verip çok da başarılı olan bu insanların güvensizlikleriyle çok da sağlıklı bir biçimde başa çıkmadıklarını düşünmeden edemiyor.. Varoluşun trajik yönlerinde bu kadar uzun dolanmak tehlikeli değil mi?
Aaron: �Olabilir. Canlı söylemede güçlük çektiğim çok fazla duygusal şarkımız var. Zaten sahnede mutlu bir insan olmadığım için kendimi yerden yere atıp garip yüz ifadelerine bürünüyorum. Bazı besteleri yaparken gerçekten bunalımda oluyorum ve aynı şarkıları canlı çaldığımızda da o bunalım günlerine geri dönüyorum. Sahnede etrafıma bakıp diğer grup elemanlarının da kendilerini kaptırdığını görüyorum ve o anda orayı terketmek istediğimi geçiriyorum aklımdan ama adrenalin buna izin vermiyor. Konserler sonrasında mahvolmuş oluyorum, sadece koşturduğum ve terlediğim için değil ama, duygusal açıdan kurumaktan bahsediyorum. Orada durup kalbimi binlerce kişiye açıyorum, bu yüzden konserler benim için diğer grup elemanlarına göre daha kafa yorucu oluyor. Bir konser bitiminde üzerimden kalkan duygusal baskı neredeyse orgazmik bir rahatlamaya bırakıyor yerini. Bu yükün kalkmasının ardından sahne arkasında soğuk bir birayla rahatlamak gibisi yok.�

�Ve aynı şeyleri ertesi gün tekrar yaşayacağını düşünmek gibisi!� diye gülüyor Andy.

Hemen ardından Aaron çok uzun zamandır sahne korkusunu yenemediğini de itiraf ediyor ve şöyle açıklıyor: �Bu orada durup şarkı söylemek zorunda olduğum için değil; konserin ortasında ağlamaya başlayacağımdan korktuğum için! Konserlerde şarkı sözlerinin bir kısmını unutmamın nedeni de bu; beynimin elimde olmayan nedenlerle o sözleri bana yazdıran nedenleri düşünmekle meşgul olması! Bu hoş birşey değil, yani fanlarınıza şarkılarınızı yanlış sözlerle söylemek! Daha kontrollu olabilmeyi, sahnede depresif görünmeye her zaman tercih ederdim. Bazı şarkılar pek bir anlam taşımıyorlar benim için; uydurma karakterlerle yazılmış hikayeler onlar sadece. Yani poz vererek söylenebiliyorlar, fakat diğerlerinde rengin yavaş yavaş kaybolduğunu hissedebiliyorsunuz ve �Hayır! Yine mi?� diye geçiriyorsunuz aklınızdan.

Birkaç paragraf öncesine dönüyorum ısrarla ve soruyorum: şarkılarınıza �The Sexuality of Bereavement� gibi isimler vermek ve hatta grubunuz için seçtiğiniz isim biraz ters ve hatta hastalıklı değil mi?
�Öyle düşünmüyorum� diye cevap veriyor Aaron. My Dying Bride isminin kederli bir anı çağrıştırmaktan başka bir şekilde algılanacağını hiçbir zaman düşünmedim. Hayatınızda yaşayabileceğiniz en trajik anlardan birini hayal etmeye çalıştım. Kalbinizi verdiğiniz insanla evlenmek üzeresiniz ve bu insan bir şekilde sizden alınıyor, nasıl hissederdiniz? herşeyinizi bir başkasına vermek üzeresiniz ve bir bakıyorsunuz birdenbire gitmişler. Bu kahredici anın grup için mükemmel bir isim olacağını düşündüm.�

şarkı sözlerinin bazı yanlış anlamalara yol açabileceğinden söz ediyoruz şimdide. Aaron: �Özellikle dinle ilgili konularda mümkün olabiliyor bu çünkü bazı şarkılarda �Tanrım, bana yardım et!� diye bağırıyorum, fakat aynı şarkının devamı anti-tanrı olabiliyor. İnsanlar nasıl hem tanrıdan yardım isteyip hem de onun varlığını inkar ettiğimi soruyorlar. Bende onlara sözleri yazarken bir karakter yarattığımı ve sonra da onunla konuşan karakterler eklediğimi söylüyorum. Film gibi birşey. John Wayne kahrolası bir kovboy değildi ki! Yıllar önce insanlar Billy Milano�nun S.O.D. ile birlikte yaptığı bir çalışmanın Nazi yanlısı olduğunu düşünmüşlerdi. Adam karısını döven bir katil olarak damgalanmıştı. Buna karşılık olarak �Durun bir dakika, hepiniz aptal mısınız? Bir karakter yarattım ve dört dakikalık bir şarkı boyunca onun rolünü oynadım. Ben o değilim!� dedi. İnsanlar �The Whore, The Cook and The Mother� şarkımızı grup bu şarkıyı söyleyenin kadınları aşağılayan biri olduğunu düşünebilirler ama benim öyle biri olduğumu düşünmelerini istemiyorum. Ben kimsenin sözlerini okuyup �Bu adam salağın teki� diye düşünmüyorum çünkü. Craig David dışında tabii!! Ben Bathory ve Celtic Frost�la büyüdüm ve sözlerine bayıldığım halde grup elemanlarının sözlerde yazılanları yaptıklarıni düşünmedim hiçbir zaman. Kısacasi farklı roller oynuyorum ama insanlar hepsinin Aaron olmadığını anlamalı.�

Bu kadar hüzünlü bir müzik yapabilmenin ve şarkılarda �aşkım� sözünü bu kadar çok kullanmanın gerçekten cesaret isteyen birşey olduğunu söylüyorum. Bu konuyu bu kadar içten anlatan başka extrem metal söz yazarları düşünüyorum bir liste yapabilmek için ama aklıma pek kimse gelmiyor..

Aaron: �Başından beri bunu her zaman en iyi şekilde yapabileceğimize inandım. Bu gruba bu adı vermemin birbaşka nedeni de bu. İster çığlık atarak, ister fısıldayarak, isterse de şarkı halinde söyleyerek olsun hiçbir zaman �seni seviyorum� demekten korkmayacağımı biliyordum. İlginç bir grubuz, tuhaf ve güzel şeyler yapıyoruz ve farklı konulara değinmekten korkmuyoruz. Fanlarımızdan, müziğimizin onlara başka insanların da onlarla aynı şekilde hissettiklerini anlamalarına yardımcı olduğunu söyleyen mektuplar alıyoruz. Tek başına olmadıklarını görmek onlara güç veriyor. Her ne kadar olabilecek en depresif müziği yapmaya çalışsam da, birisinin müziğimiz yüzünden intihar etmesi isteyeceğim son şey. Bu bir sanat ve yaptığımız müzigin insanların duygularına hitap etmesi guzel.�

�Nu-metal�den çok daha içten en azından� dediğimde şu cevabı alıyorum Andy�den: �Bana kalsaydı hepsinden kurtulurdum.� Aaron ekliyor: �Garip. Aileler çocuklarının bizim gibi depresif piçleri dinlemelerindense �fuck motherfucker!� diye bağıran Linkin Park�ı dinlemelerini tercih ediyor. Eğer çocukları My Dying Bride�ı dinlerse çocuğa sorunlu gözüyle bakıp hemen psikiyatristi aramayı düşünüyorlar.�

Son olarak yeni albümden hangi parçalara klip çekileceğini soruyorum.
Andy: �Bugün �The Prize of Beauty�ye klip çektik. Klip ekibi müziği ilk duyduğunda daha önce bu türde bir müzikle hiç karşılaşmadıkları ve bu müziğe nasıl bir video çekeceklerini şaşırdıkları gözlerinde okunuyordu. Biraz sohbetten ve şarkıyı 1000 kere dinledikten sonra kafa sallayıp onaylayan heyecanlı bakışlar aldık. Çekimden sonra yönetmen ve ana kameraman Aaron�un vokali sırasında gözlerinin dolduğundan bahsediyorlardı. Bunu her konserde zaten gördüğümü düşündüm. Bugüne kadar yaptıkları (duygusal anlamda) en güçlü çekim olduğunu söylediler.�
Ve Aaron şöyle bitiriyor konuşmayı: �Tüm çekim ekibinin nasıl etkilendiğini gözlemlemek ilginçti. Bu, bir katedral�e hayatında ilk kez gitmiş bir köylü olmak gibi birşey olsa gerek diye düşündüm onlara bakarken. Etkilenmemeleri mümkün değildi.�
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
My Dying Bride Röportaji [2005]
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» My Dying Bride Röportaji [2004]
» Diabolical Röportajı [2005]
» Emperor Röportajı [2005]
» Kreator Röportajı [2005]
» Darkthrone Röportajı [2005]

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
♥ | Rock Fan CLub © 2009 | ♥  :: Rock&Metal :: Rock & Metal Röportajları-
Buraya geçin: