Taylan Ayık Röportajı Bölüm II [2006]

Taylan'la iki saat süren sohbetimize kaldığımız yerden devam ediyoruz...

- Bu albümle birlikte eski Diken hayranlarından gelen tepkiler nasıl? Onların bu albümü beğenip beğenmeme konusunda kaygıların var mı?
Bu albümü çok beğeniyor ve destekliyorlar. Sonuçta biliyorlar ki �Hedef Büyük� albümünün kartonerinde �Tüm söz ve müzikler Taylan AYIK'a aittir� yazıyor. Bu gerçeği gözönünde bulundurduklarında Taylan'ın yaptığı bir albümün, Diken albümü olacağını çok iyi biliyorlar. Sonuçta bu grubu ve felsefesini yaratan kişi olarak sadece ismin değişmiş olması, onlara çok da fazla bir şey farkettirmiyor. Aynı tadı aldıkları için hepsini bir kabul ediyorlar.
�Ay Batarken� albümünün başarısız oluşunu da Fatih Balcı'nın işe gereğinden fazla karışmış olmasına bağlarsak, durum net bir şekilde ortaya çıkar sanırım.

- �Taylan Ayık� denince, akla ilk gelenin Diken grubu olmasından rahatsız mısın? Yani Diken grubunun senle eşdeğer sayılmasının, senin için olumlu-olumsuz yönleri var mı?
Hayır, tabii ki rahatsız olmam. Çünkü bu grubu ben kurdum. Onunla ilgili ne varsa, olumlu-olumsuz sahiplenmek durumundayım. Bu benim 14 yıllık bir meselem çünkü. Fatih'ten önce de biz, başarılı bir gruptuk. Ama bu adam işi çok fazla sahiplendi. Ama fikirleri o kadar ilkel ve tutarsız ki, benim sonradan yaşadığım olgunlaşmaya ayak uyduramadı ve ayrılık oluştu.
Beni tek rahatsız eden ırkçı ya da sağcı sanmaları. Ama bunun da cevapları sevgili menajerim Gökhan Bakın tarafından sık sık açıklandı ve dile getirildi, bu solo albüm aşamasında. Aslında bu yanlış anlama giderek düzelmiş durumda. Bu da beni çok mutlu ediyor.
Artık Diken grubundan değil, Taylan Ayık'tan bahsedilmesi gerek diye düşünüyorum. Bunu da benim yapacağım albümlerin kalitesi belirleyecek.
Orda mısın dostum?

(Bu röportajı iş yerinde çalışırken gerçekleştirdiğim için, burada ben yine kopuyorum. Ardından da Taylan'ın internet bağlantısı düşüyor. Tüm bu sorunları hallettikten sonra Taylan Ayık'ın 15 dakika içinde çıkması gerekmesine rağmen röportaja devam ediyoruz.)

- Vokal stiline bakıldığında senin diğer vokalistlerden farklı olduğunu söyleyebiliriz. Ne bileyim farklı bir tını var sesinde... Bu müziği yaparken, kimlerden etkileniyorsun?
Evet sanırım bir farklılık söz konusu. Ben, hiçbir şekilde vokal eğitimi almadım. Tamamen dinlediğim gruplardan etkilenerek, kendim oluşturdum vokal stilimi. Öncelikle beni etkileyen yegane isim WASP solisti Blackie Lawless'tir. Onun tekniğini Türkçe'ye adapte ederek farklı bir stil oluşturduğumu düşünüyorum.

- Gün gelir de Taylan Ayık'ı bir grupta görebilir miyiz?
Bilemem, onu zaman gösterir. Şu andaki gelişmeler bana Taylan Ayık olarak devam ederim gibi gözüküyor. Şu da bir gerçek ki; bir grubu idare etmek çok zor...

- Peki ya konuk olarak mesela? Bu gibi şeylere açık mısın?
Tabii ki. Ben müziği hep paylaşım olarak görmüşümdür: Mesela bir başka solisti sahneye davet edip, onunla şarkı söylemek gibi veya bir grupla ortak iş yapmak gibi. Ya da benim konuk olarak bir arkadaşın veya grubun albümünde yer almak gibi aktiviteleri çok isterim.

- Peki bu düet yapacağın grup çok sert, bruthal bir tarzda olsa... Senin de vokal yapman istense... Demek istiyorum ki bu stilin dışında farklı vokal tarzları da deneyebilir misin?
Bruthal vokal bana çok uzak bir durum. Benim stilime en yakın trash metal olabilir ama ben bruthal vokal hiç yapmadım. Yine de Türkçe gruplarda rahatlıkla yer alabilirim.

- Genel olarak bakıldığında, albümünü çıkaran bir müzisyen veya da grup, önce kendi çöplüğünde ötmeden yurtdışına açılmaya kalkar. Senin de bu veya buna benzer planların var mı?
Şu an için yok. Ama albümü yurtdışına da göndermek istiyorum; dinletme amaçlı tabii...Öncelikle benim en büyük iddiam Türkçe heavy metali hakettiği yere oturtabilmek.

- En çok sahneyi paylaşmayı istediğin grup veya sanatçı kimdir Taylan?
Öncelikle WASP tabii ki. Ama bu ne kadar mümkün olur, bilemem. Knight Errant, bu onuru yaşadı. Bunu ben de yaşamak isterdim açıkçası.
Türkiye'de ise tüm hard'n heavy gruplarla sahne almaya hazırız.

- Knight Errant demişken, yerli gruplarla aran nasıl? Onlarla ortak paylaşım içinde olmayı mı yoksa onlardan uzak durmayı mı tercih ediyorsun?
Ben yıllardır bu işle uğraşıyorum. Birçok grupla ortak işler yaptık, konserler verdik, onlara çeşitli yardımlar yaptık. Onlardan da yardım aldık. Şu an yerli gruplarla, ulaşabildiğimiz ve tanıdığımız tüm gruplarla iletişimimiz çok iyi. Ve bu politikamız devam ediyor.
Tabii önceliği Türkçe ve heavy soundu olan gruplara veriyorum.

- Anlıyorum. Peki müzik dışında uğraştığın neler var?
Ben öğretmenlik mesleğini yürütüyorum. Resim öğretmeniyim. Ayrıca tasarımcı grafiker olarak da ek işler yapıyorum. Birçok albüm kapağı tasarladım. Sitemizde bunlar var, bakabilirsiniz. Ayrıca 1999 yılında NONSERVIAM adlı metal fanzinin grafikeri olarak çalıştım.
Bunun yanında bilimsel ve felsefi kitaplar okuyorum. Tübitak Yayınları tercihimdir. Özellikle biyoloji ve türlerin evrimini merak ediyor, kendimce araştırıyorum. Bu konuda epeyce basılı materyalim var diyebilirim.

- Okul ve çevresinde senin bu müzikle uğraştığını bilenler var mı? Bilenlerin sana karşı tepkileri nasıl?
Şu an görev yaptığım okulda kimse bilmiyor, söylemedim. Zaten bilseler bile onlar için hayat oturdukları varoştan ibaret. Beni sadece öğretmenleri olarak tanımaları yeterli olur.

- Peki onlara baktığında, bu müziğin geleceğini görebiliyor musun? Yani herhangi bir gelecek vaadediyorlar mı arkadan gelenler?
Ben lisede de görev yaptım. Ama onların da benim yaptığım müzikle alakaları yok. Çok farklı bir nesil yaşıyor. Benim müziğim onlara yabancı geliyor. Onlar genelde popüler kültürün ikonları ile ilgileniyorlar; trend türler ve karşı cins, aşk ilgilendikleri şeyler. Başka da bir şey yok hayatlarında.

- Çok haklısın...
Ben göremiyorum açıkçası. Siyaset, ülke sorunları, bilim, felsefe sıfır. Hiç yok.

- Okul dışında, evde de resimler yapıyor musun?
Benim genelde tasarımcı grafiker yanım ağır basıyor. Onun dışında kendimi dinlendirmek için bazen karikatür çiziyorum. Resim de yapıyorum ama çok sık değil.
6 yaşında bir kızım var benim, onunla ilgileniyorum çoğu zaman. Web tasarımı çalışmaları da yapıyorum. Genelde evde olurum. Evde olmayı seviyorum. Bol bol beste yapıp, şarkı sözü yazıyorum.

- Evlisin sanırım...
Evet, ben 32 yaşındayım. 6 yıllık evliyim.

-Size mutluluklar o zaman...
Sağol, teşekkür ederim.

- Müzik dışında başka bir sanat dalında da insanlara bir şeyler sunmayı düşünür müsün? Demek istediğim yaptığın karikatürlerini yayınlamayı veya da biyoloji konusunda bir kitap hazırlamayı düşünür müsün?
Hayır, öyle bir düşüncem yok. Bunlar benim hobim sadece. Bilgiyle donanmış olmak için takip ediyorum bu konuları.

- Pekala. Aklıma gelenler bu kadardı... Teşekkür ediyorum sana bu hoş sohbet için.
Ben de teşekkür ediyorum. Gerçekten epey güzel bir röportaj oldu.

-A, bir de önümüzdeki konser tarihlerini söyler misin, bu röportajı okuyanlara?
Şu an kesinleşmiş olarak 26 Şubat'ta Ankara'da bir konser var. Albüm piyasaya iyice yayıldıktan sonra da Mart ayı gibi İstanbul konserlerine başlarız.

- Son olarak aklında kalıp da söylemediklerini alayım senden?
Dostum benim söyleyeceklerim bu kadar. Son olarak fanlara orijinal albüm almalarını tavsiye ediyorum.
Ayrıca bana ulaşmak için www.taylanayik.com adresini kullanabilirsiniz. Hatta yeni bir forum açtık siteye. Oraya da benle veya başka konularla ilgili görüşlerinizi belirtebilirsiniz...

Taylan Ayık'a teşekkür eder, kendisinin ve grubunun müzik hayatında başarılar dilerim...