Aesma Daeva Röportajı [2009]

Geçtiğimiz günlerde The Thalassa Mixes ep'sinin kritiğini yaptığım grup Aesma Daeva'nın kurucusu ve gitaristi John Prassas ile bir röportajın zamanı geldiğini düşünerek bunu gerçekleştirdim, buyurun...

Özbekoğlu: Nereden başlayacağımı bilemiyorum, Havva Ana'ya kadar gitmeye de gerek yok sanırım, çocukluğunuzdan başlayacak olursak; nasıldı? Müzikle ilgili miydiniz?

Prassas: Gerçekten çok ilgiliydim. Fakat Birleşik Devletler'in metal müzik ile pek ilgisi olmayan bir bölgesinde yetiştiğim için çok farklı müzikler dinleyerek büyüdüm. Metal müzikle ilgilenen ne müzisyen ne de dinleyici yoktu denebilir.

Özbekoğlu: Kişisel bir soru daha, çalışmalarınızdaki senfonik aranjmanları da siz yapıyorsunuz, pek kolay bir şey değil bu. Kolejde ya da üniversitede müzik bölümünde mi okudunuz?

Prassas: Evet, klasik gitar öğrenimi gördüm ve ayrıca bestecilik dersine girdim fakat kolejdeki derslerden çok fazla birşey öğrendiğimi söyleyemem. Farklı enstrümanlarla deneysel çalışmayı tercih ettim ve orkestrasyonu anlamaya çalıştım. Her enstrümanın farklı bir tınısı var ve hepsini bir araya getirmek oldukça zaman alıyor. Aesma Daeva'da ise
çok daha fazla enstrüman var (elektro gitar vs), bu da az önce bahsettiğimden daha fazla tını demek.



Özbekoğlu: Aesma Daeva'dan bahsedecek olursak, grubu kurmaya nasıl karar verdiniz?

Prassas: Farklı müzikler dinleyerek büyüdüğümü belirtmiştim, bunun da etkisinde kalarak farklı müzikleri bir araya getirmeyi hep istemiştim. Anlattığıma benzer bir grup aradım, fakat bulamadım. sonuç olarak kendi grubumu kurmaya karar verdim, zihnimden geçeni notalara dökmek istedim.



Özbekoğlu: Başlangıçta grup olarak endüstriyele yakın tarzınız vardı, fakat zamanla tarzınız şekillendi ve ben buna Aesma Daeva tarzı diyorum, benzersiz bir tarz... Bunun hakkında ne söylemek istersiniz?

Prassas: Aesma Daeva projesine başladığım zaman farklı müzikleri birbirine kombine etmeye çalışıyordum, tabi bunlara benim ilham aldıklarım da dahil.
Başlangıçta endüstriyel tarza yakın olmamızın sebeplerinden biri grubun yeni kurulmuş olması ve elemanların birbiriyle fazla tanışmıyor olmasıydı. Ayrıca elemanların fazla grup tecrübesi de yoktu. Bu sebepten bu tarza yakın olmayı bana daha samimi geldi.



Özbekoğlu: Melissa Ferlaak'ın ayrılması hakkında ne düşünüyorsunuz? Bence var olan en iyi yorumculardan biriydi...

Prassas: Bu tarz şeyler hayatta var. Başarısız olmamak için uygun zamanda en iyisini yapmalısınız.



Özbekoğlu: Mrs. Ferlaak'ın gruptan ayrıldığını okuduğumda gerçekten üzülmüştüm. Onun gidişiyle bana göre grup oldukça fazla kan kaybetmişti. Fakat şu anki vokalistiniz Lori Lewis'i dinledikten sonra fikrimi değiştirdim. Eğer özel değilse onunla nasıl bağlantı kurduğunuzu anlatabilir misiniz?

Prassas: Lori ile basçımız Chris sayesinde tanıştım. Chris'in bir keman dükkanı var ve müzikal anlamda bağlantıları oldukça fazla.



Özbekoğlu: Diğer grup üyeleri hakkında fazla bir şey bilmiyorum. Onlar da sizin gibi Wisconsin Eyaleti'nde mi yaşıyor?

Prassas: Hayır, grupta Wisconsin'da yaşayan tek kişi benim. Diğer bütün üyeler Minneapolis/Minnesota'da yaşıyor. Fakat bu durum yavaş yavaş değişmeye başladı. Bir sonraki projemde yer alacak olan gitarist Mag Kanada'da yaşıyor, ve davulları çalacak olan Albert Born ise Virginia Eyaleti'nin Fairfax şehrinde...



Özbekoğlu: Şimdiden başarılar... Bu sorumun sizi sıkıp sıkmayacağını bilmiyorum, istemiyorsanız pas geçebilirsiniz. Ölüm sadece sessizliktir, tamamen yok olmak değil. Tabi bu benim görüşüm. Hayat ve ölüm hakkında ne düşünüyorsunuz? Ve aramızdan kısa süre önce ayrılan dostunuz Earl Root hakkında ne söylemek istersiniz?

Prassas: Bazen ölüm sonrası yaşama inanıyorum. Bana oyle geliyor ki, ölümlerinden sonra insanlara müthiş bir hayat vaad etmek, onları bu dünyada kontrol etmek için adi din adamları tarafından uydurulmus bir yol.
Earl Root'a gelecek olursak, kanser olduğunuz zaman ölüme hazırlık için yeterli zamanınız vardır. Yıllar boyu Earl Root'un aramızdan ayrılacağını düşünerek buna kendimi hazırladım.



Özbekoğlu: Huzur içinde yatsın. Tekrar müziğe dönelim, grubun geleceği için ne planlıyorsunuz?

Prassas: Gerçekten çok yetenekli müzisyenler ile bir kaç yeni proje için çalışıyorum. Hissettiklerimi müziğe yansıtmayı çok seviyorum ve gelecek olduça yaratıcı ve doyurucu olacak.



Özbekoğlu: Hatırlarsınız, Türkiye hakkında konuşuyorduk, Avrupa turnesi yapmak gibi bir düşünceniz var mı? Türkiye'deki yaz festivallerinden bir davet gelirse katılmayı düşünür müsünüz?

Prassas: Elbette kabul ederiz. Ayrıca tatilde ülkenizi ziyaret edebilirim, bunu zaman gösterecek.



Özbekoğlu: Röportajın sonunda son sözleri sormak gelenekseldir, sormazsam bir yerim şişer, sevenlerinize ne söylemek istersiniz?

Prassas: Öncelikle sana ve bizi destekleyen herkese teşekkür ederim. Herkesi web sitemize davet ediyorum. Mail listemize katılırlarsa onlarca bedava mp3 ve indirimlerden faydalanabilirler.